Türkiye’de tüketicinin borcunun ulaştığı nokta malum. Birçok banka da bayram öncesinde ihtiyaç ya da bayram kredisi adı altında kampanyalar yaptı. Hatırlayacaksınız bu konuda herkesi duyarlı olmaya çağıran bir yazı yazmıştım. Bankaların da zaten çok istekli olmadığı kredi meselesi dolaylı yoldan çözüldü.Tüketici, Bankalararası Kart Merkezi verilerine göre, arife de dahil 20-24 Ağustos 2018 tarihleri arasında 6,1 milyar TL harcadı. Peki bu ne anlama geliyor? Öncelikle kimsenin cebinde para olmadığını gösteriyor. Çünkü böyle bir harcamanın, 9 günlük tatili kapsayan bir dilimde nereye harcanmış olması gerekir? Mevsim itibariyle ilk akla gelen turizm...Ne yazık ki yapılan harcama işin renginin çok da öyle olmadığını gösteriyor. Çünkü konaklama için harcanan rakam sadece 286 milyon TL. Aslında bu da çok küçümsenecek bir rakam değil. Eski parayla 286 trilyon TL eder. Fakat toplam harcamanın içindeki payı sadece yüzde 5...Tüketici en çok sokak tabiriyle ‘cırt’ sesini market alışverişinde duymuş. Ağırlığı yüzde 20 ve karşılığı da 1 milyar 245 milyon TL. Yani bir tarafta firmaların battığını, öte tarafta alışveriş merkezlerinin hacizle merdivenlerinin söküldüğü ve dolarla kira yüzünden herkesin bir deliğe saklandığı fotoğraf içerisinde marketler aslan payını aldı. Tekrar eski parayla hatırlatayım: 1,2 katrilyon TL’den söz ediyorum.İkinci sırada ise 1 milyar TL’yi biraz aşan ve yüzde 17 ağırlıkta olan akaryakıt, 585 milyon TL ile de giyim geliyor. Sokakları büyükşehirlerde boş görenler ya da televizyonlarda tatil mekanlarının haberini izleyenler hep şöyle söylendi kendi kendine: “Bir de millette para yok diyorlar.’Evet bir harcama yapılmış. Ama Türkiye’de insanların gelirinin çok üzerinde limitlerle, kredi kartıyla geçimini sağladığını ve en az ödenmesi gereken tutarlar üzerinden para ödediğini düşünürseniz, gerçekten kimsede para yok.Yani 6,1 milyar TL ya da eski parayla 6,1 katrilyon TL için ‘cırt’ yapmışız. Bunun dışında nakit para harcandı mı bilemiyoruz. Ama tüketici geçen yılki bayrama göre yüzde 23 fazla harcama yapmış. Hem de belalısı olan kredi kartıyla...Daha fazla tüketim yapılmadığını sanıyorum hepimiz tahmin ediyoruz. Bu durumda gizli bir enflasyon sağlaması da burada ortaya çıkıyor. Muhtemelen aynı oranlarda, aynı hizmeti alarak, tüketici yüzde 23 daha fazla para ödedi. Bu da bu alandaki enflasyon oranı hakkında sanırım bir fikir veriyor.Peki bunların kredi kartıyla ödenmesi meselesine tekrar göz atalım. Çünkü onun da anlattığı bir gizli gerçek var. Türkiye’de tekrar ağırlıklı olarak harcama yapanların kredi kartını dönem sonunda kapatamadığı dikkate alırsanız, 40 gün sonraya 6,1 milyar TL’lik olası riskli alacak doğdu demektir.Tüm bunlar olurken ve araya da bir banka / dolar bilmecesi katılmışken tüketici cephesinde ne oldu?Doğalgazdan elektriğe her şeye zam, harcanan karşılığı olmayan 6 katrilyonluk plastik para ve insanların kendi gerçeğine yabancılaşan fotoğrafı.... Tebrik ederim Türkiye...O zaman şunu sorun kendinize: Nasıl çıkacağız bu işin içinden? Cırtla mı? Çok yakında o cırt sesi de...Yazının tamamı için tıklayınız
GÜNDEM
03 Eylül 2018 - 11:00
6.1 milyarlık cırt
Çetin Ünsalan yazdı: 6.1 milyarlık cırt
GÜNDEM
03 Eylül 2018 - 11:00
İlginizi Çekebilir