Tüketici Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Aziz Koçal, krizi tüketicilerin yaratmadığını, dolayısıyla kriz nedeniyle oluşan yükün tüketiciye vergi olarak yansıtılmamasının, aksine tüketiciler, emekçiler ve emeklilerin kayıplarının günün koşullarına uygun olarak revize edilmesinin gerektiğini vurguladı.Koçal, açıklamasında şunları kaydetti: Ekonomik sınırların zorlandığı tüm müdahalelere rağmen yılbaşında 3,76 olan kur, yılın ilk yedi ayında ise %84 artış göstermiş, 1 dolar 7 TL’yi, 1 Euro ise 8 TL.yı görmüştür. Maalesef ki deyim yerinde ise bu günün gelişi dünden belliydi. Zira tüketim ekonomisi ile ayakta durmaya çalışan bir ekonomik sistem çökmeye mahkûmdur. Üretime dönük bir ekonomi uygulanmayıp, üretim yapan devlete ait kurumlar ve fabrikalar özelleştirme adı altında elden çıkartılmış, sürekli borca dayalı büyüme ile rant temelli ekonomi ve buna benzer yapısal sorunlar bizleri bu sürece getirmiştir. Unutmamak gerekir ki üretmeden tüketen toplumlar tükenmeye mahkûmdur. Uygulanan yanlış ekonomik politikalar nedeniyle, ekonomimiz dışa bağımlı hale gelmiş, geçmişte bir tarım ülkesi olan Türkiye yerli tohum satışını yasaklayarak tohumu, hayvancılığı bitirerek hayvanı ve samanı ve neredeyse tüm tarım ürünlerini ithal eder hale getirilmiştir.Bunları söylerken, Küresel sermayenin ülkemizi çevrelediğini , kendi çıkarları doğrultusunda Türkiye ekonomisini yönlendirmeye çalıştığını göz ardı edemeyiz . Nitekim küresel sermaye ve onun işbirlikçilerinin bugün geldiğimiz noktada çok büyük katkılarının olduğunu görmekteyiz. Dolar ve Euro kurunun yükselmesinin sonuçları önümüzdeki günlerde acı reçete olarak yoksul, emekçi, emekli tüketicinin sırtına bindirilecektir. Yoksul daha yoksul , zengin daha zengin olacak, özellikle küçük esnaf bu krizden çok büyük zarar görecek , işsizlik oranı artacak, iğneden ipliğe her ürüne zam gelecek ve sırtımızda ciddi bir kambur olan vergiler de artırılacaktır. Doların yükselmesi ülkemizde dolar zengini olanların işine yaramıştır. Sormak isteriz, kur yükselmeye başlamadan, bankalarda ne kadar dolar hesabı açılmıştır ve toplu dolar alımları yapılmış mıdır ?? Önümüzdeki günlerde dolar sabitlenince ya da halk deyimi ile ateşi sönünce kimler dolar bozdurarak bu krizden en yüksek kar ile çıkacaktır ? Elbette ki bu yoksul tüketiciler olmayacaktır.ÜLKE VE TÜKETİCİLER OLARAK NE YAPMALI VE BU GİDİŞİ NASIL DURDURMALIYIZEkonomi ve Ticaret Bakanlıkları Amerika Birleşik Devletleri ‘nden ithal edilen ürünlerin listesini yayınlamalı ve biz tüketiciler bu ürünleri tüketimden gelen gücümüzü kullanarak almamalıyız.Devlet bu ürünlere ithalat kapılarını kapatma kararını almalı, tüketicinin aşırı tüketimden uzak durması için, ithal ürünlerin reklamlarına kısıtlama getirmeli, yerli tohumların satışını istemeyen Amerika / İsrail ikilisine karşı, ülkemizde yerli tohum satışını serbest bırakıp ithal tohumu yasaklamalıdır. Geçiş garantisi verilen ve geçmediğimiz halde ücretini ödediğimiz köprülerin, tünellerin, hasta garantili hastanelerin ücretleri sözleşme tarihindeki kurlar üzerinden sabitlenmelidir.Ekonominin yönetiminde bilime ve liyakata önem verilmeli, acil ekonomik önlemlerle halkın rahatlaması sağlanmalıdır.Devlet kaynaklarının israfının önüne geçilmeli, özellikle devlet kurum ve kuruluşlarında harcamalar kısıtlanmalıdır.Sonuç olarak ;Devletten beklentimiz; spekülatif bazı etkenler ile uluslararası sermaye kartellerinin baskısı sürüyor olsa da, uygulanan yanlış ekonomi politikalardan vazgeçilmesi, etkin etkili ekonomik politikalar ile döviz kurunun yükselişe başladığı noktaya çekilmesidir.Bu krizi tüketiciler yaratmadığı gibi krize neden de olmamışlardır. Dolayısıyla kriz nedeniyle oluşan yük vergi salarak tüketiciye yüklenmemeli, dövizdeki artıştan dolayı oluşacak yüksek enflasyon nedeniyle zarara uğrayacak olan tüketiciler, emekçiler ve emeklilerin kayıpları bugünün koşullarına göre revize edilmeli ve tüketicinin bundan etkilenmemesi için gerekli tedbirler alınmalıdır. Tüketiciler olarak bizlerin de ; bilinçli tüketmemiz , ihtiyaç fazlası hiçbir alış veriş yapmamamız , aşırı tüketimi körükleyen reklamları dikkate almamamız, gelirimizin üzerinde kredi veya başka yollarla borçlanmamamız ve ithal ürünlerden uzak durmamız gerekmektedir. Ancak böylelikle bu krizi en az zararla atlatabilir ve ülke ekonomisine katkıda bulunabiliriz. (TP)
GÜNDEM
15 Ağustos 2018 - 15:20
İthal ürünlerden uzak durmamız gerekir
Döviz hareketleri, iç dış politikalardaki çalkalanmalar ve artık ensemizde hissettiğimiz ekonomik buhran. Türkiye'nin tüm unsurları bu süreçten hasarsız çıkışı sağlayacak çözümlere odaklandı. "Deyim yerinde ise bu günün gelişi dünden belliydi. Zira tüketim ekonomisi ile ayakta durmaya çalışan bir ekonomik sistem çökmeye mahkûmdur" diyen TÜDEF Genel Başkanı Aziz Koçal, tüketicilere bilinçli davranma ve ithal ürün kullanmama çağrısı yaptı.
GÜNDEM
15 Ağustos 2018 - 15:20
İlginizi Çekebilir