24 Haziran’da Cumhurbaşkanı ve Milletvekilleri seçildi. Cumhurbaşkanlığı Kararnameleri ile yeni dönemin devlet yapılanması ortaya çıkmaya başladı.
Seçilen 600 milletvekiline ilave olarak, 1 ve 4 nolu Kararnameler ile Cumhurbaşkanlığı ve 15 Bakanlık çatısı altında sayıları 400’e yaklaşan Başkanlık, Genel Müdürlük, Müşavirlik, Müdürlük, Kurum, Kurul, Komutanlık ve Ofis’ten oluşan, devletin teşkilat şeması açıklandı. Bunların büyük kısmı mevcut, bir kısmı da ilk defa ihdas edildi. Kararnamelerde henüz yer verilmemiş, ancak daha önce ihdas edilmiş bir çok kurum da faaliyetine devam etmekte.
Kararnamelerle; hiyerarşik yapılanma, görev alacakların liyakatleri, kurumların görevleri, teşkilat yapıları belirlenmiş. Bakanlıkların teşkilatlanmaları eski sisteme benzemekle birlikte, Cumhurbaşkanlığı’nda durum biraz farklı.
İcracı Cumhurbaşkanı’na bağlı 15 bakanlığın yanında, ilk defa karşımıza çıkacak ve doğrudan Cumhurbaşkanı’na bağlı çalışacak Başkanlıklar, Kurumlar, Politika Kurulları ve Proje Ofisleri marifetiyle devlet yönetilecek.
Kararnameler incelendiğinde; doğrudan Cumhurbaşkanı’na bağlı çalışacak organların, bakanlıklar üzerindeki iş yükünü hafifletmesi ve bakanlıkların operasyonel olarak daha etkin çalıştırılmasının hedeflendiği görülüyor.
Birkaç yüzyıldan buyana, özlenen ve vatandaşlarımızın ihtiyaçlarına uygun-hızlı cevap verebilen devlet yapılanmasını bir türlü hayata geçiremedik. Yeni sistemin ve uygulamaların ne kadar başarılı olacağını hep birlikte merak ediyor ve bekliyoruz.
Ancak yaşadıklarımdan öğrendiğim ve mevzuatları incelediğimde, gördüğüm şey şudur. Yüzlerce, binlerce makam ve mevki ihdas edildi, edilecek. Bu koltuklara oturanların her biri ayrı birer güç ve kudrete sahip olacaklar. Siz anayasa, kanun, kararname, yönetmelik, mevzuata ne yazarsanız yazın; liyakat sahibi, vatan-millet sevgisi olan ellerde ve usulüne uygun kullanılmazsa hiçbir şey olmaz.
Liyakatlar belirlenmiş. Artık bizim koltuklara yapışan değil, vatan ve millet için milletin içinde-sahada koşacak insanlara ihtiyacımız var.