Yaz ayları, tatil mevsimi… Bir de dini bayramlar ve asker uğurlamaları üzerine geldiğinde, terminal ve otogarlara girilmez, otobüslerde yer bulunmaz. Talebin yoğun olduğu, istisnai dönemlerde sorun ve şikayetler çok fazla… Ya diğer zamanlar?
Bir kısmını medyadan görüyor, bir kısmını da yaşayarak biliyoruz. Terminallerde, otobüslerde kadınlara karşı tacizler, yolcuya kötü muamele, otogarların mafyavari şekilde işletilmesi, pis tuvaletler, neredeyse insanların üzerine atlayan değnekçiler, fahiş park ücretleri, minicik yazıhanelerin içine sıkıştırılmış bir sürü firmaya ait kontuarlar, daracık peronlar…
Bir yakınım, geçenlerde Polonyalı kadın bir turisti, gecenin saat birinde, İstanbul Esenler Otogar’ında, sırt çantasından asılan, kolundan çekiştiren değnekçilerin elinden nasıl kurtardığını, kadının nasıl korktuğunu anlattı.
Sadece bununla bitse… Kendi aracımla sık sık şehirlerarası yolculuk yapıyorum. İşaret vererek şerit değiştiren otobüs sürücüsü yok denecek kadar az. Büyük bir çoğunluğu limitlerin üzerinde hız yapıyor.
Bu mudur? Karayolu Taşıma Yönetmeliği’ne göre şirkete ve otobüse yetki belgesi, otobüs şoförüne SRC ve dandik Psikoteknik Belgesi almakla her şey çözülüyor mu? Çözülse yukarıda saydıklarımızı yaşamayız herhalde…
Türkiye’de yılda 200 milyonun üzerinde otobüs bileti satılıyor. Buna rağmen en eski ve köklü bilinen otobüs firmaları kapısına kilidi vurmuş durumda. Her sektörde olduğu gibi kuralsızlık ve haksız rekabetin hüküm sürdüğü yerde kalite düşer, iyi firmalar kaçar, kargaşa olur, terör olur.
Öncelikle otogar ve terminal binalarından başlayarak, fonksiyonlar ve kapasitelere uygun olarak mimari düzenlemeye gidilmelidir. İşletmelere norm, çalışanlara mesleki yeterlilik kriterleri getirilmelidir. Çekirdekten gelen alaylı sürücüler ve muavinlerle yolcu taşımacılığı yapmak ve hizmet vermek artık hem mümkün değil, hem de beklentileri karşılamıyor. Bundan sonraki sürücü ve servis personelinin yeterlilikleri; mutlaka mesleki eğitim almış, 4 yeterliliğe denk gelen en az meslek lisesi mezuniyeti olarak belirlenmelidir.
Ama karşımıza da şöyle bir temel sorun çıkıyor. Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı meslek liselerinde, karayollarındaki ticari araç sürücülüğü mesleği ile ilgili bir alan ya da dal yok. Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun yayımladığı listelere de baktığımızda; Kamyon Şoförü, Taksi Şoförü, Minibüs Şoförü, Metrobüs Şoförü, Şehiriçi Otobüs Şoförü, Servis Şoförünün meslek kriterleri ve mesleki yeterlilikleri belirlenmiş. Ama şehirlerarası otobüs sürücüsünün kriteri belirlenmemiş.
Bizim de temel aldığımız Avrupa Yeterlilikler Çerçevesi bunun getirdiği kriterler, meslekler 8 ayrı seviyede değerlendirmiştir. En yüksek yeterlilik seviyesi 8’dir. Yukarıdaki şoförlerin mesleki yeterlilik seviyeleri 3’tür. Bu arada; bobinajcı, dökümcü, iplik operatörü, kaynak operatörü ve makine bakımcıların yeterlilik seviyeleri 4.
Herkese seviyeli (şimdilik seviyesiz) yolculuk…