Ülkede tüm sorunların gerekçelerinin altından emekliler çıkıyor. Yanlış anlaşılmasın, ben öyle olduğunu düşünmüyorum. Ama mesele o kadar kontrolden çıktı ki, yıllarca bu ülkeye emek vermiş, sonra açlık parasına geçinmesi istenen, düzenlemelerle hakkı yenmiş, sigorta kumbarasına da, emekli kumbarasına da para atmış insanları her sorunun temel sebebi imiş gibi gösteren zihniyetten bıkkınlık geldi.
Bütçe dengesi bozulur, emeklilerden bilinir. Her şeye zam gelir emekli maaşları konu edilir. Nitelikli insan kaynağını, her ile üniversite diye bir icat çıkarıp, işsizliği gizlemek isterken, kalifiye personel sorunu ortaya çıkar, emekli olanlara suç atılır.
Yani aklınıza gelebilecek her şeyin sorumlusu emekliler. Sanki bu insanlar zamanında ülkelerine hizmet edip, fona para koymamış gibi, aldıkları maaşlar da iane muamelesiyle verilir ‘ve daha ne istiyorsunuz’ kıvamında da bir tavır sergilenir.
Şimdi en son TÜİK’in açıkladığı ‘İşgücü piyasasında gençler’ bülteninde konu edildi. Hatta haberler şu şekilde verildi. “TÜİK’in işgücü istatistiklerine göre Nisan 2025 itibariyle işsiz sayısı 3 milyon 41 bin kişi. Nisan SGK verilerine emekli olduğu halde kayıtlı çalışan kişi sayısı 2 milyon 139 bin 711. Başka bir deyişle emekli olanlar çalışmasa, işsizlik yüzde 2,6’ya düşecek.”
Ama sizin insafınız kurusun. Yani ülkedeki kimsenin inanmadığı işsizlik oranından da mı emekliler sorumlu? İnsanların emekli olduktan sonra niye çalışmak zorunda kaldıklarını sorgulamazsınız, gençleri işsiz saymazsınız, sonra da faturayı emekli olup çalışanlara mı keseceksiniz?
Bu ülkedeki işsizlik yüzde 8,4 açıklanırken, hanginiz gerçek işsizliğin yine TÜİK tarafından atıl işgücü diye açıklanan yüzde 33’ler mertebesinde olduğunu söylediniz? Bu ülkenin işsizlikle ilgili temel sorunu, istihdam yaracak bir ekosistem kurulmamasıdır.
Üreteni ürettiğine pişman eden bir ekonomik sistem oluşturursanız, önce işsizliği yaratır, sonra onları yok sayar, nitelikli personel açığı ortaya çıkınca da eğitimdeki katliamı gözardı ettirmek için ‘EYT’liler gitti böyle oldu’ gibi akıl dışı savunmalara girer, ardından genç istihdamını konuşurken de emekliler yüzünden iş kalmadığından yakınır, personel bulamayınca da emeklilerin işe dönmesi gerektiğini anlatırsınız.
Bu kadar tutarsızlık, bu kadar umursamazlık olabilir mi? Öncelikle şu emeklileri dilinizden düşürmeniz, onlara insan gibi yaşayacak maaşlar vermeniz, hatta veremiyorsanız, sosyal güvenlik sistemini nasıl bu hale soktuğunuzu, gençleri de nasıl mesleksiz bıraktığınızı açıklamalısınız.
Bu ülkede kaynağı ve yetkili kullananların, her sorunda kaynağın ve yetkinin gerçek sahibi olup, vekaleten verdikleri tarafından suçlanmasından daha akıl tutulması haline gelen bir fotoğraf olamaz.
Türkiye’nin temel sorunu tam da bu. Üstelik para vermediğiniz, borçlandırdığınız insanların, bir de emekli ücretlerine haciz uygulanmasının önünü açmanız da aynı döneme geliyor. Sizce artık konu çok sulanmadı mı?






