Türkiye’nin bir enflasyon gerçeği var ki, önümüzdeki süreçte söylendiği gibi kısa sürede düşürülmesi mümkün değil. Aksine koşulların değiştirilmemesi halinde iki haneye oturduğu gibi, yukarı yönlü bir eğilim göstereceği de açık.
Aslında enflasyon ile ilgili tartışmaların nasıl tahribat yarattığı başlığı ne yazık ki konuşulmaz oldu. Yıllarca gerçekçi olmayan enflasyon üzerinden verilen maaş zamları ile, sokaktaki aldığı zammın dört misli enflasyon gerçeğiyle yaşamak zorunda kalan tüketici borç batağına battı.
Şimdi yeni Tarım Bakanı Bekir Pakdemirli de konuyu gündemine aldı. Üreticiyi ezdirmeyeceklerini söyledikten sonra, kooperatifleşme gibi bazı önemli başlıkların üzerinde durdu. Elbette toprakların kiralanması söylemine şerh koyuyorum. Çünkü bunu ne maksatla kullandığınız sonuçları 180 derece etkileyecek bir bakış açısıdır.
Bakan Pakdemirli’nin söylemlerinden biri de enflasyonla ilgiliydi. Dedi ki; ‘gıda enflasyonuna dikkat edeceğiz.’ İşte aslında iktidar ile sokaktaki vatandaş arasında anlaşılamayan konuların başında bu geliyor.
Hükümet yetkilileri uluslararası finansçıların istediği rakamları elde etmeye çalışırken, vatandaşın nasıl bir geçim sıkıntısı içinde olduğunu, üreticinin de para kazanamadığını görmezden geliyorlar.
Madem derdiniz enflasyonu yenmek, o zaman gerçek enflasyonla yüzleşmek durumundasınız. Bunu da bugünkü çağda yapmak çok basit bir işlem. Şayet Bakan Pakdemirli gıda enflasyonunu yeneceklerini düşünüyorsa, tüketiciye yönelik bir ‘vatandaş enflasyon hattı’ kursun.
Bu hat fotoğraf paylaşılabilen bir özellikte olmalı. Bakanlık kendi hesabı içinde açarsa, kendini bilmezlerin bir takım amacını saptıran paylaşımlarına da engel olabilir. Bu iki tarafın da istismar etmemesi gereken bir konu.
Sistem şöyle çalışacak. Vatandaş öncelikle sistemde kendisine bir üye sayfası açacak. Pazara, markete çıkan vatandaş satın alacağı ürünün fotoğrafını fiyatı gözükecek bir biçimde çekecek. Sonra bunu siteye yer, semt ve tarih bilgisiyle paylaşacak. Buradaki dönüşüm aslında hem pazarın kontrolünü sağlayacak, hem de sokakta yaşanan gerçek enflasyon konusunda danışmanları geçerek bakanı bilgilendirmenin yolunu açacak.
Ayrıca Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlanan TÜİK’in de üzerindeki baskıyı azaltacaktır. Çünkü bir takım rakamlarının tutturulması için verilen talimatlara uymak için ne mücadeleler verdiklerini gözümüzle görüyoruz.
Bakanlık bunu tüm ekonomi bakanlıklarıyla paylaşabilecek. Böylece enflasyon hesaplamasında gerçeklerle yüzleşeceğiz. Çünkü bunun olmazsa olmaz bir şartı var. TÜİK’in sunduğu istatistiklerle, bakanlıktan toplanan bu bilgilerin mutlaka ortalamasının alınması gerekiyor.
Gerçekle yüzleşmeden ‘umacı’ arayarak gıda enflasyonu ile mücadele edemezsiniz. Gerçeği gördükten sonra üretimden rafa kadar uzanan zincirdeki iyileşmeyi sağlamak mümkün olabilir. Aksi takdirde sadece kendinizi kandırırsınız, bedelini de tüketici öder.
Benim önerim bu ama diyelim ki bakanlık bu konuya sıcak bakmadı. O zaman bir çağrım da tüketicilere var. Bu dediğim yöntemi Tarım Bakanlığı’nın resmi twitter sayfası üzerinden yapın. Çekin fotoğrafı, sosyal hesabınıza eklerken bakanlığı da etiketleyin. Hiç olmazsa görmemezlikten gelemezler.